22-24 Şubat 2019 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilen ve eczacılık alanında Türkiye’nin en kapsamlı öğrenci kongresi olan TEBGK 2. Ulusal Kongresinde eczacılıkla ilgili birçok farklı konu ele alındı. “Spor ve Eczacılık” ana başlıklardan biri olup kongre süresince birçok farklı şekilde bu konuya yer verilerek eczacılar ve öğrencilerin ilgisini toplamıştır.
23 şubat cumartesi günü 9.30-11.00 ‘de , Antalya Eczacı Odası Başkanı Ecz. Mehmet ERTEKİN ve TEBGK İç İlişkiler ve İletişim Koordinatörü Hande Nur GÜLER’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Spor ve Eczacılık” oturumuna konuşmacı olarak Prof. Dr. Rüştü Güner , Prof. Dr. Fatma AKAR ve Doç. Dr. Emre Durmaz katılım sağlamışlardır.
Türkiye Dopingle Mücadele Komisyonu Genel Koordinatörü Prof. Dr. Rüştü Günerin “Dopingle Mücadeleye Genel Bir Bakış” sunumu ile başlayan oturum sırasıyla Prof. Dr. Fatma Akar ve Doç. Dr. Emre Durmaz’ın sunumları ile devam etmiştir.
Prof. Güner sunumunda; dopingle mücadelede sağlık elemanlarının,özellikle de eczacıların bu konularda daha bilinçli olması gerektiğini belirtti. Güner, Al Jazeera haber ajansı tarafından yapılan, eczanelerden doping temini konusundaki araştırma sonucu Antalyada’ki eczanelerden kolayca doping erkili maddelere ulaşıldığını, yasaklı maddelerin eczanelerden kolayca temin edilebildiğini ve eczacıların bu konuda daha bilinçli olarak dopingle mücadelede yetkin olunması gerektiğini, aynı zamanda doping kullanımının ülke prestijine zarar verdiğini de belirtti. Sporcular tarafından doping, başarıya kestirme yoldan ulaşmak, yaralanmalardan rahat kurtulmak, sporcuların kendilerini fizyolojik ve kişisel olarak geliştirmek için kullanılmaktadır..
“Bazı ilaç gruplarına dikkat edilmeli…”
Sporcudan alınan örneklerde yasaklı madde bulunması, yasaklı maddenin temin edilmesi ve kullanılması doping sayılmaktadır. Prof. Güner, Beta 2 agonistler, diüretikler, sinir sistemi uyarıcıları, glukokortikoidler gibi bazı ilaç gruplarına özellikle eczacılar tarafından dikkat edilmeli ve satışının bilinçli gerçekleştirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Rüştü Güner sunumunu “Dopingle mücadele konusunda eczacılar ile birlikte yapılacak çok iş var fakültelerde bu konuda bilinç arttıkça verilen eğitimlerde artacaktır.” cümleleri ile sonlandırdı
Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden Prof. Dr. Fatma AKAR “Spor Eczacılığı; İlaç ve Destek Ürünü Danışmanı Olarak Spor Eczacısı” konulu sunumunda spor eczacılığı ve spor eczacısını tanımlayarak Japonya’da spor eczacılığı alanında yürütülen sertifika programlarından bahsetti. Prof. AKAR “Bugüne kadar 7 bin eczacıya spor eczacısı ünvanı ile yetki kazandırılarak eczacıların sporcular ile etkileşime geçmesi sağlanmıştır. Bunun yanı sıra İngiltere’de 2012 Londra Olimpiyatları’nda görev almak üzere 100 eczacı eğitildiğini, İngiltere Spor ve Sağlık Otoriteleri eczacıların mezuniyet sonrası spor eczacılığı alanında eğitim alarak uzmanlaşmasını önermektedir.
Prof. AKAR, dünyada bir iki gerçekleştirecek olan Spor Eczacılığı yüksek lisans programının müjdesini vererek “Ülkemizde açılacak spor eczacılığı programı büyük ve önemli ve büyük bir boşluğu dolduracaktır. Bu program sporcu sağlığının korunması ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi, sporcuların yüksek performansla aktivitelerini sürdürebilmeleri amacıyla eczacılarla verilecek yeni bir eğitimi hedeflemektedir.
Spor Eczacısının istihdam alanlar ise…
Bu bağlamda sporculara güvenli sağlık hizmeti verilmesi, yarışmaların adil bir şekilde yapılması ve anti-doping bilincinin yerleşmesi için de bu programın gerekli olduğunu vurgulamıştır. Akar, yetkinliğini alan spor eczacılarının Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı sporcu sağlık kuruluşları spor federasyonları ve kulüplerinde de istihdam edilerek Sporcular antrenörler ve sağlık personeline ilaç ve destek ürünleri konusunda danışmanlık yapabileceğini, doping kontrol merkezinde görev alabilir müsabaka alanlarında spor eczacılığı uygulamalarını sağlık ve spor operatörleri ile işbirliği içinde gerçekleştirebilir”
Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden Doç. Dr. Emre DURMAZ “Sporcuların Kullandığı Takviye Edicilerin Güvenlik Değerlendirmeleri” adlı sunumunda
Takviyeler hakkında doğru bilinen yanlışlardan bahsederek örnek olarak; spordan sonra hemen alınan proteinin miyastin (kas yıkımından sorumlu aminoasit ) salgısında artışa sebep olduğunu yapılan çalışmalar ile göstermiştir.DURMAZ, temel kavramlardan bahsedip bu kavramlar arasındaki farkları belirtmiştir. Gıda takviyelerinden ve bu maddeleri içine karıştırılan bazı güvenlik endişelerinden(örnek,mikrobiyolojik bozulmalar, endokrin bozukluklar, doz aşımı) bahsederek eczacının bu konudaki yetkinliğine dikkat çekti. Eczacıların ürün satışı yaparken dikkat etmesi gereken noktaları vurgulayarak sporcular risk altında olduğunu, yetersiz beslenme vb. Durumlardan dolayı gıda takviyesinin sporcular için öneminden bahsetmiştir. DURMAZ, Bazı takviye uygun şekilde kullanan sporcuların hedef ulaşmasına egzersiz performansı ve rekabet artış ve sağlıklı olmalarına yardımcı olabileceğini, hangi ürünlerin hangi sporcuya uygun olduğu, beslenme programlarına nasıl dâhil edileceği ve olumsuz etkilerinden kaçınılmasında önemli bir çaba ve uzman bilgisi gerektiğini vurgulayarak oturumu sonlandırmıştır.
Spor ve Eczacılık oturumu ile eş zamanlı olarak workshop salonlarında Prof. Dr. Erdal CEVHER ve Doç. Dr. Eren EROĞLU “Sporda Doping” adlı workshop çalışmasını gerçekleştirerek Sporcularda yapılan doping kontrollerinden bahsetmiştir.
Spor Eczacılığına her geçen gün eczacılar öğrenciler ve diğer sağlık mensupları tarafından gösterilen ilgi ve talep artarak devam etmektedir.TEBGK 2. Ulusal Kongresi de bu anlamda büyük adımların atılarak, alanında uzman birçok kişiyi bir araya getirerek dinleyicilere farklı bakış açıları kazandırmış, yapılan workshop çalışmaları ile teorikte anlatılan bilgilerin pratik ile pekiştirilmesi sağlanmıştır.